NİF HABER

İNFAZ’ımız GEVREDİ

        Suçu sabit kimselerin ifadesinin alınmasından sonra adli kontrolle serbest bırakılmasından artık bu millete gına geldi. Bu gidişata bir son verilmesi gerekmektedir. Halk arasında cezaların caydırıcı olmadığı söylenmektedir. Oysa caydırıcı olmamayı sağlayan, İnfaz Kanunudur.

               Suç işlediği yönünde kuvvetli suç şüphesi olan kişilerin serbest bırakılması bu kamu görevlilerinin kabahati değildir. Bu görevliler kanunla bağlıdır. Kanun neyi emrediyorsa onu yerine getirmek zorundadırlar. Örneğin; Hırsızlık, Basit Yaralama suçlamasıyla yargılanan şahsa verilecek cezanın ceza infaz kurumunda infaz edilmesi tekerrür ve mükerrerlik istisna olmak üzere infaz kurumunda yatarı yoktur. Yani şahsa ceza verilir ama bu şahıs cezasını dışarıda denetimle tamamlar.  Bu nedenle Sulh Ceza Hâkimi tutuklama kararı verememektedir. Adli kontrolle şahıs serbest bırakılmak zorunda kalmaktadır.

Son yıllarda birçok yargı paketi hukuk sistemimize dahil oldu. Bunun yanı sıra siyasi ittifakların ve partilerin gündeminde birçok yargısal düzenlemeler var. Ancak bu çalışmalarda İnfaz Kanunu ilgilendiren herhangi bir düzenleme göremiyoruz. İnfaz Kanunu toplumsal beklentilere cevap vermeyen, çağ dışı kalmış ve Türk Hukuk Sisteminin kangrenli eli haline dönüşmüştür.  

Ceza Mahkemelerince verilen mahkumiyete ilişkin kararlar, İnfaz Kanunu uyarınca infaz edilir. Mahkeme 5 yıl hapis cezası verince 5 yıl içeride yatmazsınız. Çünkü hükümlünün, infaz kurumunda geçireceği süreleri hesaplamada birçok farklı kıstas ve etmenler vardır. Bazı cezaların 1/2 ‘si, 2/3’ ü, 3/4 ‘ü ve bazılarının da tamamı yatar biçiminde hesaplanır. Ayrıca suçta tekerrür ve mükerrir meseleleri de vardır. Hükümlü kendisine verilen hapis cezasının bir kısmını kapalıda, bir kısmını açıkta ve kalan kısmını da dışarıda denetimli olarak geçirecektir ya da cezasının tamamını denetimli serbestlik biçiminde infaz edecektir.  

Fakat infaz kanunu ilgilendiren birçok güncelleme nedeniyle karmakarışık bir düzen oluşmuş, toplumsal beklentiyi karşılamayan durumlar meydana gelmiştir. Özellikle Covid-19 salgını kapsamında birçok hükümlü kendisine verilen cezayı dışarıda tamamlamıştır. Bu durumda cezalarda tekerrüre neden olmuştur. Yani suç işleyen kimselerin bazıları ikinci kez aynı suçu işlemekten geri kalmamışlardır.

Ceza Hukukunda belirlilik ilkesi vardır. Yani vatandaşlar işlenen suçlara verilecek cezalar ile bu cezaların infaz edilmesine dair detayları yasaya bakınca rahatlıkla anlamalıdır. Ancak pek çok hukukçu dahi devamlı yapılan güncellemeler, KHK’lar vb. gibi nedenlerle infaz hukukunu anlamakta zorlanmaktadır. Bu nedenle İnfaz Kanunu topyekûn yeniden düzenlenmeli ve her suç tipi ya kanunda ya da yönetmeliğinde ayrı ayrı değerlendirilerek cezanın ne şekilde infaz edileceği kazuistik (ayrıntılı) biçimde açıklanmalıdır.

Toplumsal beklenti açıktır. Şüpheli kuvvetli suç şüphesiyle soruşturuluyor ve suçu sabit olduğu öngörülüyorsa ceza infaz kurumuna gönderilmelidir. Yargılama neticesinde mahkumiyetine karar verilen kişi ceza infaz kurumunda mahkumiyetini infaz etmelidir. 

Exit mobile version